Tahvil/Bono (DİBS, ÖST, Eurobond)
Devlet İç Borçlanma Senedi (DİBS) Nedir?
Devlet İç Borçlanma Senetleri (DİBS), Hazine Müsteşarlığı tarafından yurt içi piyasada ihraç edilen borçlanma senetlerini ifade etmektedir. Finansman sağlamak için senetleri ihraç eden devlet, DİBS sahiplerine kupon ödeme tarihlerinde ve vade sonunda borçlu olduğu tutarı öder. DİBS’ler vadeleri boyunca ikincil piyasalarda kişi ve kurumlar tarafından alınıp satılabilmektedir.
DİBS’ler vadelerine, ihraç yöntemlerine, ihraç edildikleri para birimi cinsine, faiz ödeme türlerine, üzerlerinde kupon taşıyıp taşımamalarına göre farklı açılardan sınıflandırılabilir.
En çok kullanılan sınıflandırma vadeye göre yapılmaktadır. Buna göre;
1 yıl ve daha uzun vadeli DİBS’ler Devlet Tahvili,
1 yıldan kısa vadeli DİBS’ler ise Hazine Bonosu olarak adlandırılmaktadır.
Özel Sektör Borçlanma Araçları
Özel Sektör Tahvilleri
Tahviller, devletlerin veya anonim şirketlerin en az 1 yıl veya daha uzun vadeyle, finansman bulmak amacıyla çıkardıkları borç senetleridir. Anonim şirketler tarafından 1 yıldan uzun vadeli olarak Türk Lirası üzerinden ihraç edilen borçlanma senetleri “özel sektör tahvili” olarak adlandırılmaktadır.
Vadeleri en az 1 yıl olmak koşulu ile serbestçe belirlenebilir ve sabit ya da değişken faizli olarak ihraç edilebilirler. Özel sektör tahvil / bonoları iskontolu veya kupon ödemeli olarakta ihraç edilebilir.
Günlük alış, satış, faiz oran ve fiyatlarına, buradan ulaşabilirsiniz.
Finansman Bonoları
Vadesi 1 yıl veya 1 yıldan az olan, ihraççıların, Sermaye Piyasası Kurulu düzenlemeleri çerçevesinde borçlu sıfatıyla düzenleyip, kısa vadeli borç temin etmek amacıyla, belirlenen vadeye uygun iskonto oranları ile iskonto edilerek bulunan fiyat üzerinden sattığı borçlanma senetleridir.
Halka arz edilmek suretiyle satışa sunulan finansman bonolarının satışında uygulanacak vadeye uygun iskonto oranları yıllık bazda hesaplanarak, satışın yapılacağı yerlerde satış süresi içerisinde ihraççı tarafından duyurulur.
Genellikle bir veya birkaç aracı kuruluştan oluşan bir konsorsiyum aracılığıyla satışa sunulurlar.
Eurotahvil (EUROBOND)
Eurotahvil, kamu kurumları, devletler veya şirketler tarafından ilgili ülkenin para birimi cinsinden ihraç edilen orta ve uzun vadeli borçlanma araçlarıdır. Yatırımcılara sunulan finansman araçlarının çeşitlendirilmesi ve yatırımcı tabanının genişletilmesi amacıyla ABD Doları ve Euro cinsinden Devlet İç Borçlanma Senetleri (Eurotahvil), Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından ihraç edilmektedir.
Eurotahvil Özellikleri Nedir?
- Vadeleri 5 yıl ile 30 yıl arasında değişmektedir.
- Uzun vadeli borçlanma senedi oldukları için kuponlu (faiz ödemeli) olarak ihraç edilirler.
- Kupon ödemeleri sabit veya değişken olmak üzere 2 çeşittir.
- Vade sonunu beklemeden 2. El tahvil piyasasında satılabilir.
Eurotahvil’e Yatırımın Avantajları Nedir?
Döviz yatırımı
Genelde Amerikan Doları cinsinden ihraç edilse de, Euro, İsviçre Frangı gibi diğer büyük para birimleri cinsinden çeşitleri de vardır.
Ana Para Güvencesi
Devlet garantili Eurotahvillerde ‘ana para güvencesi’ vardır.
Düzenli Getiri
Kupon ABD Doları cinsinden ihraç edilen Eurotahviller yılda 2 kere, Euro cinsinden ihraç edilenler yılda 1 kere ödeme sağlarlar. Eurotahvillerin düzenli getirisi sayesinde portföyünüzü büyütebilirsiniz.
SIKÇA SORULAN SORULAR
Tahvil, 1 yıldan uzun vadeli borçlanma senetleri için kullanılan bir terimdir.
Şirketler ya da devletler tahvil karşılığında tahvil alıcısından uzun vadeli borç temin etmiş olurlar. Tahvil alıcısı, yani tahvili elinde bulunduran yatırımcı ise devlet ya da şirketin alacaklısı konumundadır.
Tahvil ve bono düşük riskli yatırım araçlarıdır.
Bono, şirketlerin kendilerine yabancı gelir sağlamak amacıyla çıkardıkları vadesi 2 aydan az 12 aydan fazla olmayan kıymetli evraktır. Bonoları çıkartan şirketlerin de ilk amaçları diğer kıymetli evraklarda olduğu gibi kendilerine finansal gelir sağlamaktır. Bono da tahvil gibi yatırımcısını alacaklı kılar. Şirket ise yatırımcıya borçlu olur.
Tahvil ve bono düşük riskli yatırım araçlarıdır.
Değişken ya da sabit tahvil ve bono faiz oranları ile yatırımcı, devlete veya işletmelere borç vererek vade sonunda faiz getirisi elde eder. Bono ve tahvil faizi ve fiyatları, arz ve talebe göre tahvil piyasasında belirlenir. Halka arz edilen banka bonolarında bono hesaplama işlemleri, vade sayısı ve iskonto oranına göre yıllık bazda yapılır.
Yatırımcının, yatırım yapmayı düşündüğü değerli kağıdın özelliklerine hakim olması önem taşır. Vade tarihi, kazanç oranı, faiz ödeme tarihi, toplam faiz ücretleri, sermaye oranı, karlılık bilgisi gibi önemli bilgilerin üzerinden durulması gerekir. Yatırımcının nakit ihtiyacı gibi durumları göz önünde bulundurarak uzun ya da kısa vadeli yatırımların hangisini tercih etmesi gerektiğine de karar vermesi önemlidir. Karar aşamasında piyasa koşulları, risk faktörleri gibi unsurlar göz önünde bulundurulmalıdır.
Bono çeşitleri arasında hazine ve devlet bonosu, finansman bonosu, banka bonoları ve değerli maden bonoları gibi farklı bonolar yer alır. Bu çeşitlilik, amaç ve kurum gibi unsurlara göre oluşur. İşlem yapacağınız bono çeşitlerinden size uygun olanı özelliklerini inceleyerek tercih edebilirsiniz.
Tahvil eğer üzerine yazılı olan değerinden yani nominal değerinden daha az bedelle piyasaya sürülüyor ise buna primli tahvil adı verilir.
Özellikle mevduat yatırım aracından daha avantajlı ve yüksek getiri sağlayabilen yatırım araçlarıdır. Yatırımlarını orta ve uzun vadede değerlendirerek güvenli ve sabit bir getiri elde etmek isteyen müşterilere yöneliktirler.
Diğer avantajı, tahvil ve bonolar ister devlet veya hazine olsun ister özel olsun vade bitimine kadar elinizde tuttuğunuzda, anapara ve faizin size geri ödenmesinin garanti olmasıdır.
Yatırımcı vade sonuna kadar Tahvil/Bono'yu elinde tutarsa elde edeceği getiri sabittir. Eğer vade sonu gelmeden satış yoluna giderse, satış yaptığı zamanki piyasa koşulları elde edeceği karı veya zararı belirleyecektir. Faiz oranlarının düşmesi (fiyatların artması) durumunda beklenilenden daha yüksek kar elde edilebileceği gibi, faiz oranlarının yükselmesi (fiyatların düşmesi) durumunda beklenenden daha az hatta zarar durumu ile de karşı karşıya kalınabilir. Dikkat edilecek en önemli konulardan biri budur.
Kişinin risk algılamasına göre portföyde tahvil/bono oranı azaltılıp yükseltilebilir. Bu yüzden risk almak istemeyen ve az ama sabit getiri elde etmek isteyen yatırımcılar için önerilir. Risk dağılımı yapılmak istenen bir portföyde tahvil/bono bulundurulması yararlı olacaktır.
Tahvil/bono almak isteyen bir yatırımcı öncelikle elinde bulunan bakiyeyi ne kadarlık bir süre içerisinde değerlendirmesi gerektiğini belirtmesi gerekmektedir. Yakın zamanda nakit ihtiyacı içerisine girebilecek bir yatırımcının uzun vadeli bir yatırım aracına yönelmesi doğru olmayacaktır. Bunun yanısıra tercih yapılırken, piyasa koşulları ve risk faktörü de karar verilirken değerlendirilemesi gereken bir diğer önemli faktördür. Risk algılasının arttığı dönemlerde uzun vadeli borçlanma senetlerinden ziyade daha kısa vadeli tahvil/bonoların seçilmesi daha avantajlı olacaktır.